13 Nisan 2010 Salı

RESSAM OĞLUM..




Oyuncaklar çocukların vazgeçilmezleri ucuz ,pahalı, güzel, çirkin, tahta, plastik,mekanik yada elektronik hiç farketmiyor onlar için. Şimdiki nesil şanlsı herşeyleri var. Belki onlarda kendi çocuklarına bu cümleleri sarfedecekler bizler gibi..

Ablamla küçüklüğümüz hatırlıyorum da annemin örgü iplerinden iki sandalye arasına salıncak yapar saatlerce oynardık sıkılmadan 2 bilemediniz 3 bebeğmiz var yada yoktu belkide. Annemin çamaşır yıkamak için kullandığı leğenler yada sepetleri en güzel oyuncaklarımızdı..


Oysa şimdi bakıyorum ne kadar doyumsuz çocuklar yetiştiriyoruz önlerine onlarca değil yüzlerce oyuncak koyup "Ama şunuda almamıştın" diye yakınmlarına dayanamayıp gidip o eksiğide tamamlıyoruz.

Bazen benim küçükken yoktu onun olsun deyip yağdırıyor bazen de ahhh evladım bizim zamanımızda bunlarmı vardı nankörlük etme diye sitem ediyoruz.
Geçenlerde bakıcıma işyerimden boş koli getirdim aman bizim büyük adam daldı içine çok seviyor nedense kolilerler uğraşmayı tabi sahibine verince kıyametler koptu ağlamalar küsmeler.Neyse bende kıyamadım ertesi gün 2 koli daha getirdim eve ve hemen benimki başladı çalışmaya...Ressam olmak istiyormuş ama bana söylemiyor büyük bir sır gibi saklıyordu geçenlerde ödevini kontrol ederken defterine yazmış gördüğümden bahsetmedim ona Ressam oğlum benim...





İşte budur o pahalı boyalı mekanik oyuncakların yerine büyük bir zevkle uğraştığı kolimiz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder